Türkiye'de geliştirilip, Bursa'da Tofaş Fabrikası'nda üretilen Egea, 40'ın üzerinde ülkeye ihraç edilmeye başladı. 1968'de başlayan Fiat Grubu ve Koç Holding ortaklığının en son meyvesi Egea, sedan karoserle doğan bir otomobil. Söz konusu sedan olunca Fiat, 2007'den itibaren üretilen Linea ile bu pazarın zaten en önemli oyuncularından biriydi. Biriydi, dememizin sebebi, Egea. Kompakt sınıfta yeni bir temsilcisi olan Fiat çok daha yüksek satış rakamlarına ulaşmayı hedefliyor. Bunun gerçekleşmesi için elinde önemli kozlar var.
Türkiye'de satılan neredeyse her türde otomobille yola çıksak da bu kadar ilgi çeken bir araca çok sık rastlamıyoruz. Bunda dikkat çekici kırmızı renk dışında başka sebepleri de var. Egea, hatchbackten sedana çevrilmiş bir karosere sahip değil. Otomobil, sedan olarak tasarlanmış. Karoserin orantılı olması şık bir duruş sağlıyor. Geniş ön panjur Egea'nın olduğundan büyükmüş gibi algılanmasını, küçük ebatlı farlar ise Egea'nın modern görünmesini sağlıyor. Stoplar da farlar gibi küçük boyutlarda. Girintili, çıkıntılı stop tasarımı özgün bir görünümü de beraberinde getiriyor. Ön panjur, kapı kolları ve bagaj kapağı üstündeki krom detaylarla da şıklık arttırılmış.
Egea'nın boyutlarını incelemeyi, yıllardır tanıdığımız, Linea üstünden yapıp işi kolaylaştıralım. Linea 4596 mm uzunluğa ve 2603 mm dingil mesafesine sahip. Egea'nın boyu 4532 mm, dingil mesafesi ise 2637 mm. Linea, Egea'dan uzun olsa da Egea'nın dingil mesafesi 34 mm daha fazlasını sunuyor. Bu uzunluk farkı kabin içindeki diz mesafesinde hissediliyor. Egea'nın yaşam alanı oldukça cömert. Özellikle omuz mesafesi Linea'nın çok önünde ve sadece bu bile otomobilin bir üst sınıfa ait olduğunun altını çizmeye yeter. Sadece yaşam alanı değil bagajda da bu cömertlik devam ediyor. Linea'da 500 litre olan bagaj hacmi Egea'da 520 litre olarak açıklanıyor. Bu rakam kompakt sedanlar arasında iddialı bir seviyeye yerleşiyor. Bagaja ulaşmak için bagaj kapağı üstündeki dışında iki düğme daha bulunuyor. Birisi anahtar üstünde, diğeri orta konsolda yer alıyor. Bu iki düğme de bagajın otomatik olarak açılmasını sağlıyor. İki parçalı olan arka koltuk sırtlıkları yatırıldığında düz bir zemin elde edilemese de daha uzun eşyalar için alan elde ediliyor.
Kabin içerisinde de modern çizgiler devam ediyor. Sade konsol tasarımı gözü yormuyor. Vites kolunun önünde, kolçak içinde ve kapı içlerinde küçük eşya gözleri bulunuyor. Orta konsolda yumuşak plastik malzeme kullanılması kalite algısını arttırıyor. Merkezde yer alan 5 inçlik renkli dokunmatik ekran da Egea'nın kalite hissini arttırıyor. Ekran, navigasyon sistemini takip etmek için küçük olsa da, geri vites kamerasının görüntülerini izlemek için yeterli. Navigasyon yönlendirmelerinin gösterge grubu ortasındaki TFT tipindeki bir diğer ekrana da yansıtılıyor olması fonksiyonelliği artırıyor.
Ergonomisi iyi olan direksiyon simidini Fiat 500 ailesinden tanıyoruz. Direksiyon üstündeki iri düğme grupları da fonksiyonelliği arttırıyor. Bu düğme gruplarından sağda yer alanları hız sabitleme ve hız sınırlama sistemlerinin yönetilmesini sağlıyor. Soldaki grup ise gösterge grubu içindeki dijital ekranın kontrol edilmesini sağlıyor. Bu ekrandan ortalama tüketim bilgileri dışında verimli bir sürüş için vites değişim yönlendirmeleri de izlenebiliyor.
Direksiyon, City fonksiyonu sayesinde özellikle manevralarda oldukça hafif bir çalışma yapısı sunuyor. Bu sayede sürücü çok fazla yorulmuyor. City fonksiyonu kapalıyken, direksiyon düşük hızlarda daha tok bir his sunuyor. Virajlarda veya ani şerit değişimlerinde ise elektrikli direksiyonun geri bildirimleri yetersiz kalıyor. Yumuşak süspansiyon sistemi de ani ağırlık transferlerinde karoserin salınımını arttırıyor. Bozuk zeminlerde ise süspansiyonun yumuşak olmasının avantajı görülüyor. Linea'nın genişliği 1730 mm iken Egea'nın genişliği 1792 mm. Linea'nın 1467 mm'lik iz genişliğine karşın, Egea'nınki 1542 mm. Bu farklar Linea'ya göre daha istikrarlı bir yol tutuşu için iyi bir altyapı anlamına geliyor.
Test aracımız şimdilik ailenin en güçlüsü. Yola çıktığımızda 120 HP'lik 1,6 lt dizelin hızlanma isteğinde olduğunu görüyoruz. Alt devirlerden itibaren gelen bu ataklık kısa bir devir aralığında gerçekleşiyor. Hızlanmanın akıcı bir şekilde devam etmesi için devrin çok yükselmesini beklemeden vites yükseltmek gerekiyor. Hızlı geçişlere izin veren 6 ileri vitesli manuel şanzımanın vites yolları belirgin. Rahat vites geçişleri ve debriyaj pedalının sert olmaması da sürüşün konforunu koruyor. Hızlanma testi ölçümlerine baktığımızda 9,9 saniyelik 0-100 km/s test verisinin tatminkar olduğunu görüyoruz. Ara hızlanmalarda da tatminkar veriler sunan Egea, 60-100 km/s esneklik testinde 8 saniye, 80-120 km/s'de ise 10 saniyelik test değeri sağladı.
4,2 lt/100 km'lik fabrika verisine göre daha yüksek olsa bile 5,7 lt/100 km'lik ortalama test tüketimi de oldukça ekonomik bir sonuç. 1,4 lt benzinli ve 1,3 lt dizel motorlu Egea'da arka frenler kampanayken, 1.6 Multijet'te disk kullanılıyor. Fren testine ortaya çıkan 40 metrelik fren mesafesi güvenlik sınırını zorluyor ve bu konuda daha iyi olan rakipleri var.
Yazı: Koray Kodal
Fotoğraflar: Ersan Sezer
