otohaber_logo
Test Merkezi
Karşılaştırma: Dacia Duster 1.5 dCi, Fiat Panda Cross
Dacia Duster ve Fiat Panda Cross, piyasada bulunabilecek en kelepir iki SUV olarak dikkat çekiyor. Ancak bu özellikleri, araziye çıkıldığında 4x4 sistemleri ve yüksek torklu dizel motorları sayesinde geride kalmalarına neden olmamalı.
Karşılaştırma: Dacia Duster 1.5 dCi, Fiat Panda Cross

Fiat Panda 4x4'ü ilk kez görenler bu minik İtalyan otomobilinin karakterini tanıyınca kısa süreli bir şaşkınlık geçirebilirler. Ancak gerçek şu ki, Panda 4x4 köklü bir maziye sahip ve 30 yılı aşkın bir süredir Alpler'in dar patikalarına tırmanışını sürdürüyor. Dağ çiftçileri veya sürü sahipleri bu köşeli cüceye gerçek bir alternatifi asla bulamadı. Suzuki veya Lada çok kabayken, diğer SUV'lar ya çok büyük ya da çok yumuşaktı. Bu durum aslına bakarsanız bugün de pek değişmedi. Yeni neslin artık daha fazla tarz odaklı 4x4 Cross versiyonu da kağıt üstünde rakipsiz. Hala bu boyutlarda ve bu tarzda 4 tekerlekten çekişli ikinci bir otomobil yok. Ancak bakış açımızı en ulaşılabilir 4x4 otomobiller olarak genişletirsek Panda 4x4 Cross'un karşısına Dacia Duster'ı çıkartabiliriz. Acaba Duster, 4 tekerlekten çekişli bu kübik miniği tırmanış konusunda yakalayabilir mi? Cevabını bulmak için özel bir arazi değerlendirmesini de içeren karşılaştırmamıza hoş geldiniz.

Karoser İtiraf ediyoruz. Dacia'nın büyüklük avantajı karşısında Panda çaresiz. 4,32 metrelik uzunluk Fiat'a göre 60 cm'den fazla bir fark anlamına geliyor. Ve bu farkın en belirgin görüldüğü yer tahmin edebileceğiniz gibi arka koltuklar ve bagaj oluyor. Duster'ın 443 litresine karşın Panda'nın yanıtı ancak 225 litre oluyor. Dacia, beş yolcuyu eşyalarıyla birlikte kolaylıkla zirvelere çıkartabilirken, Panda, 1,60 metrelik yükseklik ve 1,67 metrelik genişlikle kübik bir mini otomobil. 400 kilogramlık taşıma ve maksimum 900 kilogramlık römork kapasiteleri de küçükler dünyasından gelen değerler. Buna karşılık Panda'nın geriye doğru daha fazla hareket edebilen ön koltukları, uzun boylulara sunulan baş mesafesinde Duster'dan daha cömert. Dacia bu konuda da tıpkı işçilik kalitesinde olduğu gibi iyileştirmeye açık. Yaşam alanındaki plastikte çapaklı bölümler bir Dacia'da bile karşımıza çıkmaması gereken pürüzler ve Duster'a yapılan makyaj bu konuda önemli ilerlemeleri de beraberinde getirdi. Orta konsoldan kapılara alınan elektrikli cam düğmeleri, yeni gösterge tablosu ve klima kumandalarının üstündeki dokunmatik ekranlı multimedya sistemi de makyajın diğer getirileri arasında yer alıyor. Ancak korna için hala sinyal kolunun ucuna dokunmak gerekiyor.

Kokpite ve sahip olduğu fonksiyonlara hakim olmak Fiat'a göre daha kolay. Minik İtalyan'ın yol bilgisayarı için bazen direksiyonun üstündeki bazen de orta konsoldaki far yükseklik ayarı düğmelerini kullanmak gerekiyor. İtalyanlar'ın kabinde sunduğu güvenlik seviyesiyse Rumenler'den daha yüksek: Perde havayastıkları ve eğim iniş yardımcısı standart olarak sunulurken şehiriçi acil fren sistemi opsiyonel de olsa mevcut.

Sürüş konforu Karakter sahibi 4x4'lerden uzun yol konforu beklentisine içine girenler her iki otomobilde de hayalkırıklığı yaşayabilirler. Gaz pedalına basılıp geride bırakılan henüz ilk kilometreler bile otomobillerin kaba karakterlerini açık etmeye yetiyor. Bu algıda motorların gürültülü ve titreşimleri çalışması kadar bu durumu hafifletmek için gereken yalıtımda cimri davranılmış olması da etkili. Özellikle Dacia'da yüksek hızlarda ortaya çıkan huzursuzluk uzun sürünce rahatsız edici hale geliyor. Bunun telafisi sayılabilecek olan yumuşak helezon- amortisör ayarları sayesinde Dacia dağ yollarında bile yeterli darbe emişi sunuyor. Sadece kısa ve sert darbelerin filtre edilmesinde ufak tefek zaaflardan bahsetmek mümkün. Fiat ise rakibine göre daha sıkı ve çevik bir otomobil portresi çiziyor. Özellikle şehiriçinde keyif veren bu atikliğin sağlanması için gereken sıkı süspansiyon ayarlarıysa bozuk zeminli yollarda otomobilin içindeki bir hayli sarsıyor. Koltukların sağladığı sürüş pozisyonu aslında oldukça başarılı. Ancak sertliği bir kesme tahtasından hallice olan kafalıklar konforu azaltıyor. Dacia'nın daha yumuşak dolgulu ancak aynı zamanda daha kısıtlı yan destek sunan koltuklarının oturma konforu daha başarılı ancak insan geniş bir ayar imkanı sunulmasını arıyor. Dacia'da klimanın standart olarak sunulması iyi hoş ancak ısı ayarı yapmak bir hayli zor.

Motor / Şanzıman

110 HP gücündeki Dacia'nın 80 HP gücündeki minik İtalyan'ı geride bırakmasını beklemek çok normal ve 100 km/s hıza kadar zaten rakibine 2 saniyelik bir fark atıyor. Ancak sayısal değerler bir yana dursun, Panda'nın daha kemikli şanzımanı ve enerjik motoru subjektif anlamda daha fazla sürüş keyfi veriyor. 1,3 lt'lik Multijet motor gaz pedalına daha canlı tepkiler veriyor. Üst devirlerdeki sesi, evet kulağa garip geliyor ama, biraz daha sportif. Şanzımanın sadece 5 ileri vitesli olmasıysa alışkanlık gerektiriyor.

Dacia'daki 1,5 litrelik Renault dizeliyse daha pürüzlü çalışan ve üst devirleri daha az seven motor olarak öne çıkıyor. Yakıt tüketimi de Fiat'ın daha güçlü olduğu bölümler arasında yer alıyor: 7,4 lt/100 km Duster ve 6,7 lt/100 km Panda.

Ancak Panda'nın sadece 35 litre hacmindeki yakıt deposu özellikle hız sınırı olmayan otoyol sürüşlerinde neredeyse her 300 km'de yakıt ikmalı yapılmasını gerektiriyor.

Her iki otomobilde de de yüksek karoser yapısı ve nispeten yumuşak ayarlı süspansiyon sistemleri sürüş dinamizmiyle ilgili beklentileri aslında daha en başından kısıtlıyor. Dacia hızla ortaya çıkan karoser salınımı, Fiat ise önden kayma eğiliminin erken baş göstermesiyle viraj otomobili olmadığını henüz ilk metrelerde belli ediyor. Dacia'nın direksiyonu keyifli bir yönledirme sunulabilmesi için çok daha direkt olmalı. Bu arada otomobilin frenleri de uzun süre zorlandıklarında dozlanmaları çok zor bir hal alıyor. Fiat, 185 milimetrelik tabana sahip 4 mevsim lastikleriyle arazide bazı avantajlara sahip olsa da fren mesafesinde zaaf gösteriyor. 170 kg daha ağır olan Duster, 100 km/s hızdaki tam frenlemede neredeyse bir otomobil boyu daha erken duruyor.

Fiyat / Donanım Bir Dacia Duster satın almak isteyenler için tarife 53.400 TL'den başlarken en kelepir Fiat Panda içinse 41.900 TL bile yetiyor. Ancak karşılaştırmadaki gibi 4 tekerlekten çekişli ve dizel motorlu versiyonlar istendiğinde başlangıç fiyatlarında ibre Duster'dan yana dönüyor: Dacia Duster 63.700 TL ve Fiat Panda 73.400 TL. Aradaki yaklaşık 10.000 TL'lik farkın karşılığında Panda Cross'un standart donanımında alaşım jantlar, otomatik klima, ısıtmalı ön cam, ön sis farları, elektrikli ve ısıtmalı yan aynalar ile karartılmış arka camlar yer alıyor. Bununla birlikte Panda'nın en düşük MTV diliminde yer alması Duster'a göre yıllık olarak yaklaşık 400 TL daha az vergi ödemesi anlamına geliyor.

Arazi değerlendirmesi Horstwalde'de bulunan parkur aslında merdiven şasili, sabit akslı ve arazi şanzımanlı "harbi" arazi araçlarına uygun bir zorlukta. Mini ve küçük SUV'umuz buraya çıktıklarında ilk başta yanlış yerde oldukları hissini veriyorlar. Ancak engellerden korkmaya gerek yok. Zira çok kısa dişli oranına sahip birinci vitesler sayesinde yeterli dikkat gösterildiğinde engeller aşılabiliyor. Ayrıca hem Dacia hem de Fiat, motoru ve şanzımanı koruyan metal plakalardan tasarruf yoluna gitmeyerek arazi sürüşünü desteklemiş. Dacia ilk sınavını eğimli parkurda veriyor. Vites kolunun önündeki dairesel kumandayı çevirip de ön ve arka aks arasındaki güç dağılımını yüzde 50'ye varan oranda kilitlediğimizde Duster yaralı-bereli zeminde ilk başta iyi ilerliyor.

Ancak bir arazi şanzımanı olmadığı için debriyaja erken ve hisli müdahale etmek gerekiyor. Tekerleklerden biri zeminle temasını kaybettiğinde çekiş kontrol sistemi gücü diğer üç tekerleğe yönlendirmekte zorlanıyor. Panda'da sunulan elektronik diferansiyel kilidiyse boştaki tekerleğe giden gücü hızla yere temas eden tekerleklere yönlendiriyor. Fiat'ın taban yüksekliği Dacia'dan daha az olmasına rağmen, otomobilin daha kısa olan dingil ve tampon-tekerlek mesafesi en dik yamaçları bile çocuk oyuncağı haline getiriyor. Ancak Panda'da da takviye şanzımanı olmamasının eksikliği elbette kendisini belli ediyor. Vites boştayken de devrede kalan eğim iniş yardımcısının otomatik fren müdahalesi sayesinde zirve sonrası inişler de kolaylaşıyor.

Gevşek zeminli kum parkuruna geldiğimizde Duster'ın ESP'yi devre dışı bırakabilmesi sayesinde motor gücünün tamamı sürekli olarak kullanımda tutulabiliyor. Panda'da ESP devre dışı bırakılamıyor ve sık sık kendisini gösteriyor. Ancak otomobilin ilerlemesini kısıtlayıcı bir etki göstermiyor.

SONUÇ: Açık yüreklilikle itiraf edelim: Bu düello aslında denk güçlerin rekabetine sahne değil. Dacia Duster, Fiat Panda'nın en heyecan verici versiyonundan sadece daha büyük değil, aynı zamanda da daha güçlü bir otomobil. Rumen SUV, bu sayede her disiplinin birincisi olmayı ve karşılaştırmayı kazanmayı başardı. Fiat Panda Cross, pire çevikliği kazandıran boyutları, canlı ve yeterince sakin çalışan motoru ve örnek gösterilecek tırmanma yeteneğiyle dikkat çekiyor. Minik İtalyan'ın kısıtlı taban yüksekliği aksini düşündürse de, arazi şartlarında otomobilin ilerleyebildiği mesafe hem Duster'dan hem de daha pahalı SUV'lardan daha fazla.

Yazı: Markus Schönfeld

Eray Özgür

Fotoğraflar: Klaus Huber-Abendroth

Diğer Haberler

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.