BMW’nin orta sınıftaki sportif modeli 4 Serisi Gran Coupe yeni neslinde çok daha ilgi çekici bir tasarımla karşımıza çıktı. 420i Gran Coupe’nin göründüğü kadar sportif olup olmadığı testte mercek altına aldık.
BMW’nin spor modellerinden olan 4 Gran Coupe yeni nesliyle test sayfalarımızda. 4783 mm uzunluğu, 1852 mm genişliği ve 1442 mm yüksekliği sunan yeni 4 Serisi Gran Coupe, önceki nesline göre 143 mm daha uzun, 27 mm daha geniş ve 53 mm daha yüksek tasarlanırken 2856 mm uzunluğundaki dingil mesafesi de 46 mm daha fazla. Görenin bir kez daha dönüp baktığı 4 Serisi Coupe ve Cabrio’nun sıra dışı yüzü Gran Coupe’de de kullanılmış. Bu tercih, önden bakıldığında 3 Serisi’nden net şekilde ayrılmasını sağlamış. Dikey tasarlanan ve BMW böbreği olarak adlandırılan iri panjur 4 Serisi ailesine özgünlük kazandırıyor. Bununla birlikte otomobilin profilinde de ayrışacak detaylar net şekilde görülüyor. Arkaya doğru eğimli tavan çizgisi, ön çamurluktaki hava yönlendirme kanalı ve gövdeye gizlenen kapı kolları fark yaratıyor. Dört kapısında cam çerçevesi olmaması sportif bir görünüm kazandırıp adındaki “Coupe”nin hakkını verirken bagaj kapağının arka camla birlikte açılmasıyla ergonomi de gözetilmiş. Bu sayede çok pratik şekilde kullanılabilen 470 litrelik yükleme hacminin de yeterli olduğunu söyleyebiliriz.
Çift parçadan oluşan LED stoplarda BMW’ye özgü L aydınlatma imzası kullanıldığı görülüyor. M Spor Paketle gelen arka tampon ve tampon köşelerine yerleştirilen egzoz çıkışlarıyla sportiflik dozu arttırılmış.
Arka koltuklarda uzun boylular için yeterli yaşam alanı sunulsa da koltuk minderlerinin zemine yakın tasarlanması ve eğimli tavan çizgisiyle bu alana ulaşmak çok ergonomik değil. Her ne kadar burası üç yolcu için tasarlanmış olsa da iki yetişkin için konforlu olduğunu söyleyebiliriz. Ön koltuklar ise daha kolay giriş/çıkış sağlıyor. Dışarıdaki sportif detaylar test aracımızdaki M Sport Paket ile içeriye de bir parça taşınmış. Kapı eşiklerinde, direksiyon simidinde ve spor ön koltuklarda M imzası bulunuyor. Vites konsolunda ve ön konsolda karbon fiber görüntülü kaplamalarla sportiflik desteklenmiş. Ancak yine de dışarıdaki kadar cesur olunduğu söylenemez.
Motor kaputu altında BMW’nin diğer modellerinden de tanıdığımız 1,6 litre 170 HP’lik turbo benzinli motor yer alıyor. 2000 d/d’de 250 Nm’lik maksimum torka ulaşan motorun bu değerleri spor otomobil müşterileri açısından çok etkileyici değil. Ancak 420i Gran Coupe kağıt üzerindekinden çok daha farklı hissettiriyor. Yeteri kadar dinamik ve hızlanma isteklerine cevap vermekte gecikmiyor. Fabrika verilerine göre 8,6 saniyede 0-100 km/s hızlanmasını tamamlayan otomobil test ölçümlerinde bununla neredeyse aynı olan 8,7 saniye hızlanma verisi ortaya çıktı. Bu rakam da 420i Gran Coupe’nin makul hızlanma tecrübesi sunabildiğini gösteriyor. Fabrika verilerine göre 7,3 lt/100 km ortalama tüketim sağlayan otomobil test ölçümlerinde 7,9 lt/100 km tüketim ile makul olabildiğini gösterdi.
Yakıt tüketimi ve hızlanmada makul dengeyi kurabilmesinde şanzımanın da büyük payı var. 8 ileri vitesli otomatik şanzıman vites geçişleriyle hızlı pürüzsüz geçişler sunuyor. Manuel olarak da kontrol edilebilen şanzıman bu kullanımda da keyif veriyor. Sürüş kişiselleştirme konusunda da tatminkar olan otomobilin, amortisör, direksiyon, motor ve şanzıman ayarları değiştirilebiliyor. Kişiselleştirilebilir ayarlar, normal veya konfor modlarındayken de yapısı serte yakın olan otomobilin genel olarak sürüş karakterinin sportif olduğunu söyleyebiliriz. Direksiyon yönlendirme hassasiyeti ve geri bildirimleri BMW’nin genel dinamizm imajına uyan, keyifli ve güvenli bir sürüş tecrübesi sunuyor. Süspansiyonun sıkı yapısı da otomobilin çizgisini korurken zorlanmamasını sağlarken ani şerit değişimlerinde de güven hissini azaltmadan yol almayı biliyor.
BMW 420i Gran Coupe tasarımıyla ilgi çekici, dört yetişkin için yeterli yaşam ve yükleme alanı sunabilen, dinamik bir sürüş tecrübesiyle, makul hızlanma ve tüketim dengesi kurabilen keyifli ve mantıklı bir otomobil.
Yazı: Koray Kodal
