otohaber_logo
Haberler
Hayko Cepkin
Türk müzik endüstrisinin en özgün ve en renkli isimleri arasında birinci sıralarda yer alan Hayko Cepkin, motosiklet tutkusunu ve bu tutkunun doğuşunu Ulus’taki motosiklet sürüş eğitim merkezi Vespa Academy’de konuştuk.
Hayko Cepkin

Türkiye'deki en çılgın ve en özgün adamlardan birisin. Senin bir motosiklet kullanıcısı olduğunu duyduğumda aklımda hemen bir chopper veya custom resmi oluştu. Ancak sürprizlerle dolu bir adam olduğunu karşıma çıkan Gilera Nexus ile bir daha kanıtladın.


Evet, rock müzik yapmamın da etkisiyle insanlarda genelde chopper kullanır fikri oluşsa da ben dijital bir insanım. Modern, teknolojik oyuncakları çok seviyorum. Bu tarzı motosikletlerimde de yansıtıyorum.

Motosikletlerim?
Evet, 3 motosikletim var. 2 Gilera Nexus 500 ve 1 adet de Derbi GP1 250i. Demin de söylediğim gibi teknolojik, dijital tarzda araçlar tarzımı daha çok yansıtıyor.

Motosiklet hikayenin başlangıcı nereye dayanıyor?
Yaklaşık 3 yıl kadar önce Kurtuluş'tan Taksim'e gitmek için taksiye binip, en fazla 10 dakika süren yolu 1 saatte alınca, "Artık tamam, vakit geldi" dedim.

Motosikletten önce otomobillerle aran nasıldı?

Otomobilleri eskiden de çok severdim ve aslına bakarsan hala çok seviyorum ama İstanbul, trafik çilesi yaşatan bir şehir olmaya inat ettikçe, ben de motosiklet inadımı sürdüreceğim.

Motosiklet kullanmaya başlaman sana neler kazandırdı?
Her şeyden önce inanılmaz bir zaman kaybından kurtuldum. Motosikletten önce randevularıma yetişemez olmuştum. Şimdi böyle bir derdim kalmadı. Motosikletle birlikte kendime ve dolayısıyla müziğime de daha fazla zaman ayırma şansım oldu. Ve her şey bir yana motosiklet kullanmak beni inanılmaz derecede özgürleştirdi. Eskiden otomobil kullanırken trafik de sıkışık olunca fazlasıyla dikkat çekiyordum. Bu da insanı bunaltabiliyor. Motosiklette kaskı takınca herkes aynı oluyor. Tanınmadan, kafama göre gezebilmek, bunun verdiği keyif ve yaşattığı hissi parayla satın almak imkansız.

Anladığım kadarıyla senin için bundan sonra sadece motosiklet olacak!
Otomobilleri de çok seviyorum ama motosikletin keyfine bir kez varınca, sana maddi manevi kazandırdıklarını görünce uzaklaşmak çok zor ama bazı otomobil projelerimi de mutlaka gerçekleştireceğim.

Mesela?
Kulağa çok garip gelebilir ama Suzuki'nin küçük panel-van'ları var, hani genelde sucuların kullandığı. Kafaya onları taktım. Onlardan bir tane alıp, baştan aşağı elden geçirmeyi düşünüyorum. Simsiyah yapıp, işte içinde LCD TV'ler, playstationlar, duman makineleri, amfiler filan… Millet bu tarz araçların büyüklerini alıp VIP yapıyor ya, ben de Suzuki'yi alıp psikopata çevireceğim.

Bu proje başlar başlamaz haberimiz olsun! Şu anda 3 scooter'a sahipsin. Bundan sonra ne tarz modellere yöneleceksin?
3 yıldır motosiklet kullanıyorum ve motosiklette tecrübe otomobile göre çok daha önemli. Bu yüzden adım adım ilerledim. Aslında motosikletle olan ilişkimi ilk iki albümümüm isimlerine benzetebiliriz. "Sakin Olmam Lazım" dedim ve scooter'larla başladım, şimdi "Tanışma Bitti" ve yavaş yavaş seviyeyi yükseltme zamanı. 3 motosikletimi de çok seviyorum ama bundan sonrası için Yamaha'dan R6 ve XT 660Z Tenere'yi gözüme kestirdim. Bir racing ve bir enduro düşünüyorum.

Bir motosiklet sürücüsü olarak trafikte en çok canını sıkanlar nedir?
Tahmin edersin ki motosikletleri trafiğin bir parçası olarak görmeyen, göremeyen herkes. Buna otomobiller, kamyonlar, otobüsler, yayalar, kısaca herkes dahil.

Motosikletle bir tatsızlık yaşadın mı bugüne kadar?
Ehliyetimi yeni aldığımda, karlı bir günde frene fazla asılınca düştüm. Ciddi bir şey olmadı sadece Nexus'un sol yanı biraz jiletlendi. Ona da nazarlık diyelim. Çünkü bu ufak kaza haddimi bilmem gerektiğini ve motosikletin şakasının olmadığını bana daha en başından gösterdi.

Bu tatsız olayı hafif atlatmanda kaskın ve kıyafetin önemli bir payı olmalı!
Kesinlikle. Motosikletle 5 dakikalık bir mesafeye gitsem bile, bırak kaskı, dizlik, dirseklik ve koruma giymeden asla çıkmam. İnsanlar cahillikten, tembellikten, sorumsuzluktan artık neden dersen de, motosiklet kullanırken kendilerini korumuyorlar. Oysa kasklarını, özel çizmelerini, korumalarını taksalar hem kendi hayatlarını garantiye alacaklar hem motosikletle daha fazla bütünleşip daha güzel görünecekler. Belki en azından bu açıdan bakarlarsa bundan sonra daha fazla özen gösterirler.

Motosikletlerden otomobillere geri dönersek, ilk otomobilin neydi?
Fiat Uno 70 S. Basit, sade bir otomobildi ama bence karakterliydi. Zaten tasarımda güzellikten çok karakterli olmasına önem veriyorum.

Bildiğim kadarıyla Toyota Prius'u kullanan kanaat önderleri arasında sen de vardın. Aracı nasıl buldun?
Bence harika. Az önce de söylediğim gibi, ben dijital bir adamım ve Prius da hibrid motor sistemi ve modern iç mekanıyla tam bana göre.

Peki son olarak okurlarımıza ve hayranlarına ne söylemek istersin?
Motosiklet kullanırken, kaskınızı ıvırınızı zıvırınızı takın ve makas filan atmayın. Otomobil kullanırken de motosikletlere dikkat edin de gül gibi geçinip gidelim!

Yazı: Eray Özgür
Fotoğraf: Ersan Sezer

Diğer Haberler

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.