Avrupa Birliği Araştırma Projesi'nin bir parçası olarak finanse edilen bu proje, Imperial College London'ın akademik proje liderliğinde, sekiz büyük katılımcı tarafından geliştirilirken projedeki tek otomobil üreticisi ise Volvo oluyor.
Bu projede hibrid ve elektrikli otomobillerde kullanılan pillerin büyük boyutu, ağırlığı ve yüksek maliyetinin azalması için çözümler arandı. Buradaki amaç güç ve performans için gerekli kapasiteyi korumak olurken araştırma projesinin üzerinde 2010 yılından beri çalışılıyor. Bu çalışmada geliştirilmiş nano-materyaller ve kapasitörler oluşturmak için karbon lifler ve polimer reçine kombinasyonu kullanıldı. Karbon liflerle güçlendirilen yeni piller; konsept otomobilin kapı panellerinde, bagaj kapağında ve çamurluklarına uyacak şekilde kalıplandırıldı. Bu sayede otomobilde yer tasarrufu sağlandı.
Bu yeni panellerde ilk katman olan karbon fiber yaprakları, şekillendirme ve sertleştirme için bir fırın içinde vulkanize edildi ve kapasitörler de bu bileşenin yapısına entegre edildi. Elde edilen malzeme, enerji depolamak ve şarj edebilmek için klasik gövde panellerinin yerine yerleştirilerek aracın bütününü çevreledi. Bu yeni malzeme, otomobildeki fren enerjisinde oluşan enerjiyi depolarken veya elektrik şebekesine bağlanarak şarj edilebiliyor. Otomobilin şarjı azaldığında veya bittiğinde ise elektrik motorlarına enerji aktarılabiliniyor.
Elektrikli otomobillerin klasik pillerinden daha hızlı şarj olma ve depolama konusunda iddiası olmayan bu yeni proje Volvo S80 üzerinde geliştirildi. Bu, elektrikli materyallerden oluşan otomobilin toplam ağırlığında yüzde 15'ten daha az olması planlanıyor. Bu projede maliyetten çok çevre ön planda olurken proje kapsamında iyileştirmeler de devam ediyor.
Yazı: Baturhan Boyacılar
