Her yıl olduğu gibi bu yıl da lastiği patlayıp kaza yapan veya yol kenarında bekleyen otomobillere sıkça rastlayacağız. Bu lastiğin görünen yüzü olurken bir de aşınan diş yapısı ve düşük hava basıncıyla seyreden, ani bir frenle duramayıp önündeki araca çarpan veya virajda savrulan araç görüntülerine de rastlayacağız. Bu manzaralarla karşılaşmamak için 15 günde bir lastiklerin hava basıncını kontrol etmek çok zor bir şey olmasa gerek. Ayrıca 500 TL'yi geçmeyecek bir maliyete sahip bu parçaları 3 yılda yenilemek, sürüş güvenliği göz önüne alındığında düşünülmeden yapılması gereken bir harcamadır. Lastik çeşitleri arasında en yaygın olarak kullanılan yaz lastikleri; sık tahliye kanalları sayesinde yol üzerinde çabuk ısınıp, soğuyarak yanal tutunma özelliğine sahiptir. Bu sayede virajlarda ve frenleme sırasında başarılı yol tutuş özellikleri sunarlar. Yaz lastiklerinin çoğu, yuvarlanma direncini azalttığı için aracın yakıt tüketimini de azaltır. Yaz lastiklerini kışın kullanmak araç kullanımını ne kadar riske atıyorsa; kış lastiklerini de yazın kullanmak bir o kadar risklidir. Bu sebeple hem lastiğin daha fazla deforme olmaması, hem de bütçenize ek yük getirmemenin şartlarından biri de kışın kış, yazın da yaz lastiği kullanmaktan geçer. Özellikle yeni nesil yaz lastikleri otomobillerin yakıt tüketiminin azaltılmasına katkı sağlar. Yaz lastikleri özellikle orta ve üstü sınıf araçlarda farklı hamurları ve desenleri sayesinde daha iyi yol tutuş özelliği sergiler. Performanslı kullanımlarda viraj emniyetini, fren mesafesini, yol tutuş özellikleriyle güvence altına alır. Yeni bir lastik alırken mutlaka üreticinin belirttiği orijinal ebatlar tercih edilmeli. Üretim tarihi ve raf ömrü uzun ürünler tercih edilmemeli. Belirli standartları karşılayan, bilinen markalar tercih edilmeli. Yaz mevsimi standartlarını karşılayacak şekilde geliştirilen ve üretilen bu lastikleri, kış lastikleriyle dönüşümlü olarak kullanırsanız, uzun vadede hem ekonomik hem de güvenli yolculuklar yaparsınız.