Dördüncü nesille karşımıza çıkan Nissan X-Trail, yeni teknolojisi e-POWER ile harici bir şarj kaynağı gerektirmeden elektrikli sürüşün avantajlarını taşıyor. Yeni Nissan X-Trail, Juke ve Qashqai’de olduğu gibi markasının yeni nesil imajıyla şekillenirken, ailenin en güçlü görüneni olarak karşımıza çıktığını söyleyebiliriz. İri ön panjur etrafında iki parçadan oluşan LED far grubuna yer verilmiş. Çift renkli gövde tasarımıyla da modern bir görünüm elde edilmiş. Karoserinde daha hafif malzemeler kullanılırken ilk kez bagaj kapağında kompozit malzemeye yer verilmiş. Kapılar, ön çamurluklar ve motor kaputunda ise alüminyum kullanılmış.
Yeni nesille birlikte otomobilin dingil mesafesi korunurken yüksekliği selefine göre 15 mm arttırılmış. Yeni X-Trail’in genişliği 20 mm arttırılırken, toplam uzunluğu 10 mm kısaltılmış. X-Trail 4x4 versiyonlarda 575 litre, önden çekişlilerdeyse 585 litrelik bagaj hacmine sahip. Otomobilin içerisine geçtiğimizde aydınlık ve ferah bir kabinle karşılaşıyoruz. İçerideki malzeme ve işçilik kalitesinin başarılı seviyede olduğunu gördük. Kokpitte X-Trail için yeni görünen ama markanın diğer modellerinden alıştığımız, ekran, direksiyon ve kumanda elemanlarına yer verilmiş. X-Trail’in dijital gösterge grubu ve multimedya ekranının 12,3 inç boyunda olması rahat izlenmesini sağlıyor. Gösterge grubunun kişiselleştirilebilmesiyle sade ya da detaylı görünüm seçenekleri arasında tercih yapılabiliyor. İç mekanın geniş olmasıyla üçüncü koltuk sırasının da planlanabilmesi sağlanmış.
Opsiyonel olarak sunulan bu bölüme 1,60 metreye kadar olan yolcuların sığabileceği belirtilmiş. Bu bölümün çocuğun okuldan alınması gibi kısa süreli yolculuk senaryoları için tasarlandığı belirtiliyor. Üçüncü koltuk sırasına rahat ulaşabilmek için arka kapıların 85 derecelik açıyla açılabilmesi sağlanmış.
Yeni X-Trail’in üç motor seçeneği da elektriklendi. 1.5 VC-Turbo 12V hafif hibrit 163 HP motor önden çekiş ve Xtronic şanzımanla sunulurken, e-POWER 150 kW önden çekişli, e-POWER e-4ORCE 4x4 150 kW + 100 kW ile üç farklı seçeneğe sahip. Bu üç seçenekte de görev yapan 1,5 litrelik içten yanmalı motorun değişken oranlı sıkıştırmaya teknolojisiyle verimliliği arttırılmış. Türkiye’de ise 1.5 VC-Turbo önden çekişli ve e-4ORCE 4x4 versiyonları sunuluyor.
Nissan kendi müşteri kitlesinin henüz kablo ile şarj edilebilen otomobillere yakın hissetmediğini ancak elektrikli otomobilin akıcı sürüş hissini de kullanmak istediklerini belirtiyor. Bu konuda Nissan’ın çözümü ise e-POWER teknolojisi. Bu sistemde tekerlekleri döndürme görevi elektrikli motorun. Elektrikli motor gücünü bataryalardan alıyor. Bataryaları şarj etme görevi ise jeneratör olarak çalışan 1,5 litrelik turbo benzinli motorun. Öndeki elektrikli motor 150 kW güç üretirken, istenilirse 4x4 çekiş işin arkada 100 kW’lik elektrik motoru olan seçenek de üretiliyor. Çift motorlu seçenekte de her iki elektrikli motor rejeneratif enerji elde etme görevlerini de üstleniyor.
Önce Slovenya’da daha sonra da Türkiye’de direksiyonuna geçtiğimiz de bu çift motorlu seçenekti. Hedeflendiği gibi elektrikli otomobillerin akıcı ve pürüzsüz sürüşüyle karşılaştık. Ancak jeneratör görevindeki içten yanmalı motorun çalışma sesi ve hafif de olsa titreşimi kablo ile şarj edilen elektrikli otomobillerdeki sessizliği sağlamıyor. İçten yanmalı motorun bataryaları şarj etmediği durumlarda ise tamamen sessizlik elde ediliyor. e-Pedal isimli sürüş seçeneğinde otomobille sadece hızlanma pedalı kullanılarak, frene ihtiyaç duymadan da yol almayı mümkün kılıyor. Bu noktada da tamamen elektrikli otomobil hissi sunuluyor.
Nissan’ın e-POWER sisteminin avantajını ise şarj etme planı yapmak zorunda olmamanın verdiği özgürlük olduğunu söyleyebiliriz. İçten yanmalı motorun tükettiği yakıtın bizim iki günlük test parkurunda yol bilgisayarından gördüğümüz kadarıyla 7,0 lt/100 km seviyelerinde olduğunu söylemeliyiz. Elbette daha sağlıklı bir sonuç için otomobilin test parkurumuza gelmesini bekleyeceğiz.
Sürüş konusunda da konfor beklentilerini fazlasıyla karşılayabilen X-Trail’in, direksiyon yönlendirme hassasiyeti ile süspansiyon sisteminin sönümleme yeteneği konforu destekliyor. Zaman zaman rotamızdaki otoyol sürüş koşullarında ve hızlı dönüşlerin olduğu orman yollarında da beklenen sürüş güvenliğini karşılayan X-Trail, “tok” bir sürüş tecrübesi yaşatıyor.
Dört tekerlekten çekiş sisteminin otoyol ve virajlı orman rotasında verdiği güven kadar arazi kabiliyetinin sınırlarını görmemiz için hazırlanan off-road parkurunda da X-Trail e-POWER e-4ORCE ile buluştuk. Bu bölümü de kesintisiz ve akıcı şekilde aşabilen otomobilin dikkat çekici bir alternatif olduğunu söyleyebiliriz.
Yazı: Koray Kodal/Slovenya