otohaber_logo
Haberler
Ömer Çardak-MGY Otomotiv Genel Müdürü
Türkiye’ye gelişinin ikinci yılında ekonomik durgunluğa rağmen başarılı bir grafik çizen Çinli DFM, bir pick-up bir de MPV gibi yeni modeller ile zenginleştireceği model yelpazesiyle 10.000’li satışları geçerek ticari araçlar arasında birinci lige çıkmayı
Ömer Çardak-MGY Otomotiv Genel Müdürü

Otomotiv sektörü krizin yaralarını sarmaya başladı gibi. DFM için 2009 yılı nasıl geçiyor?

Biz 2008 yılı Ağustos aylarında sektöre giriş yaptık. İlk aylarda makul fi yatlarla zirve yaptık, daha sonra krizle birlikte bizim satışlarımız da sektör paralelinde düştü. Bu yılın başında satışlarımız tekrar toparlanmaya başladı, yılın ortalarında toparlanma yerini yükselişe bıraktı. Bu yılı bir "toparlanma yılı" olarak değerlendiriyorum.

2008 yılı ile karşılaştırdığınızda satış adetlerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu yıl ÖTV indirimiyle birlikte bazı aylarda satışlar geçtiğimiz yıla oranla daha yüksek. Bizim hedefl erimiz ve gerçekleştirdiklerimiz arasında ciddi fark var. Ticari araçlarda ÖTV oranları çok yüksek olmadığı için bunun bize çok olumlu yönde etkisi bulunmadı ama tabii ki genel trend için avantajlıydı. Vatandaşı cesaretlendirdi. Bizim bayilerimizin bir kısmı başka markaların da bayisi. Onlar ÖTV döneminde performanslarını diğer markalara, ÖTV sonrasında ise bize yönlendirdiler.

Yılın başındaki hedefi niz ile şu andaki hedefiniz farklı mı?

Bu yılın başındaki hedefimiz 2.500 civarındaydı. Şu anda 2.000'ler seviyesindeyiz. Yani hedefi mizi yakaladık. Fakat işe başladığımız yıldaki 5.000'lik hedefin altında kaldık.

DFM, 5.000'lik satış adetlerine ne zaman ulaşacak?


2010 yılında model yelpazemizi geliştireceğiz ve bu hedefe ulaşacağız.

Şu anda mevcut 3 modeliniz var. Yeni modeller ne zaman geliyor?


Evet, şu anda tamamı ticari 3 modelimiz var. Yakın dönemde 2 ticari aracımız daha geliyor. CDV diye sınıfl andırdığımız MPV görünümlü bir aracımız geliyor. Bir de pick-up'ımız var. 7 kişilik alternatifi de var fakat şu anda sunma konusunda kesin bir kararımız yok.

Türkiye 145.000'in üzerindeki hafif ticari araç satışıyla Avrupa'da ilk üçte. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?


Normal şartlarda hafif ticari araçların toplam satışlardaki payı yüzde 15-20 arasında değişirken Türkiye'de bu oran yüzde 30-40 arasında değişiyor. Ciddi bir potansiyel var. Genç nüfusa sahip bir ülkeyiz, yatırımcı sayısı çok, bu nedenle ticari araçlar çok kullanılıyor. Ayrıca hafif ticariler ülkemizde binek olarak da kullanılıyor. Bunların satışlara olumlu katkıları var.

Yakın dönemde ticari araçlar ve binek araçlar arasındaki dengenin bineklere doğru kayacağını düşünüyor musunuz?


Hayır. Ben ticari araçların satışının korunacağını düşünüyorum. Türkiye'deki ticari hayatın canlı olması ve bunun neticesinde yatırımcı ruh ticarilerin yıldızını parlatmaya devam edecektir.

DFM'nin bu canlı ticaretteki rolü nedir? 2 yılda sektöre neler kattınız?

DFM olarak 2000 yılında canlı olan, daha sonra vazgeçilmiş olan Mini araç sektörünü yeniden canlandırdık. Biz kimsenin pazarından pay almadık. En önemli payımızı ikinci el araç alacak kişilerden aldık. Bu sayede trafi kte ikinci el araçlar dolaşacağına daha güvenli araçlar dolaşır oldu. Ülke için faydalı bir şey bu. Mesela Çanakkale'de bir uygulama neticesinde at arabaları yerine DFM'ler tercih edilmeye başladı. Daha önce bu pazarda binek bazlı van modeller ile vardı şimdi ise DFM'ler.

Tabi burada DFM'nin ekonomik yapısı da önemli öyle değil mi?

Tabii ki. Bizim üretim maliyetlerimiz düşük, yüksek kar marjlarımız yok, birkaç yıl markayı pazara yerleştirmek için rakamları düşük tuttuk. Kar marjlarımız düşük dediniz.

Birkaç yıl sonra istediğiniz satış rakamlarını yakalayınca fiyatlarınız artacak mı?


Hayır, hedeflerimize ulaşınca fiyatımız değil pazardaki adetsel gücümüz artacak. Pazarlık gücümüz yükselecek. Her zaman satılabilir fiyatta olacağız.

Türkiye'deki bayi ağınızdan bahseder misiniz?

Şu anda 33 adet bayimiz var. Bayilerimizi o bölgenin en iyi satanı ve otomotivcisi olarak seçtik. Bayi ağı olarak en iyi marka olduğumuzu iddia edebilirim. Biz, satış ve satış sonrasını çok önemsiyoruz. Tüketiciler de bu konularda eskisine oranla çok daha bilinçli. 33 bayiyle 81 ile uzanabiliyoruz. 2010 hedefimiz 40 bayi.

DFM'nin satışları en çok hangi ilde oluyor?

Biz çok homojen bir markayız. Her ilde tercih ediliyoruz. Sadece İstanbul'da tercih edilen bir marka durumunda değiliz. Biz de bunu araştırıyoruz. En çok ticaretin geliştiği illerde tercih ediliyoruz.

Kamu sektörüyle çalışıyor musunuz?

Evet çalışıyoruz. Aracımız en son yangın söndürücü olarak kullanılacak. Üst yapılı araçlar otellerde yangın söndürücü olarak kullanılacak. Çöp toplama araçlarımız da var. Ana müşterimiz, fırıncılar, tüpçüler ve sucular.

Çin malı akıllarda kalite ile özdeşleşmiyor. Bununla ilgili sıkıntılarınız var mı?

Var tabii ki. Bununla ilgili sıkıntıdan çok anlatma sıkıntısı yaşıyoruz. İnsanların algısındaki kalitesiz imajını yıkamıyoruz. 1970'li yıllarda benzer sorunları Koreli ve Japon markalar da yaşıyordu. O ülkeler bu bakış açısını yendi. Bu konu Çin'in kendi konusu. Bir otomobilin Türkiye'de satılabilmesi için hem satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi alması hem de satılabilmesi için Sanayi Bakanlığı'ndan Tip Onay Belgesi alması gerekir. Bu standartlar da Avrupa seviyesinde olduğundan bizim araçlarımız da belli kalite standartlarını tutturmuş durumda.

Avrupa'da DFM satılıyor mu?

İtalya ve İspanya'da satışı var.

Peki bu kötü algı ne zaman değişir?

Diğer ürünleri bilmiyorum ama otomotivde en fazla 3-4 yıl içinde değişecektir diye düşünüyorum.

Yeni modellerden bahsedelim. Bahsettiğimiz modeller dışında DFM'nin binek modeli de gelecek mi?

Önümüzdeki sene birkaç yeni binek modelimizi de satışa sunmayı planlıyoruz. Böylece daha fazla model seçeneği sunmuş olacağız. Bir adet CDV olarak adlandırdığımız Succe modeli bir de pick-up Rich modelimiz geliyor.

Ticarilerde hedef olarak ne görüyorsunuz? Kendinize seviye olarak gördüğünüz marka var mı?

Hedef olarak seçtiğimiz marka yok. Ancak ilk 2 yıl birinci lige çıkmayı hedefl iyoruz. Yani 10-20 arasına girmeyi planlıyoruz. Yani 2010'da 5-10.000 arasında araç satmayı istiyoruz.

Modellerinizde garantili LPG seçeneği sunuyor musunuz?


Biz Türkiye'de saygın bir LPG dönüşüm firması ile bu hizmeti veriyoruz. LPG dönüşümü yapılması halinde garantimiz aynen devam ediyor.

DFM'deki garanti koşulları neler?


Kullanıcı hatası dışında 2 yıl 100.000 km garanti altındadır.

2010 yılında toplam model sayınız ne olacak?


Şu anda görünen 8 model olacağı yönünde.


Yazı: Volkan Demirkuşak

Diğer Haberler

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.